Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, İsveç'te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan provokasyonla ilgili, "Özellikle bu tür eylemler, toplantı ve gösteri yürüyüşü kapsamında sayılamaz. Başka bir devletin devlet başkanına orada hakaret edilirken, orada özellikle o hakaretlere müsamaha gösterilmemesi gerekir. Hukuk devletinde bunların önlenmesi gerekir, maalesef bunların önlenmediğini görüyoruz." dedi.
Temaslarda bulunmak üzere Karabük'e gelen Bakan Tunç, Valiliği ziyaret etti. Burada Şeref Defterini imzalayan Tunç, Vali Mustafa Yavuz'dan çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Bakan Tunç, daha sonra yaptığı açıklamanın ardından gazetecilerin, İsveç'te Türkiye'nin Stockholm Büyükelçiliği yakınında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan provokasyonla ilgili sorusunu yanıtladı.
İsveç'te ve bazı Avrupa ülkelerinde bu tür eylemlerin artık sistematik hale geldiğini, Dışişleri Bakanlığının gerekli açıklamayı yaptığını, daha önce de defalarca bu tür çirkin eylemler sonrasında gerekli açıklamaların yapıldığını belirten Tunç, "Özellikle bu tür eylemler, toplantı ve gösteri yürüyüşü kapsamında sayılamaz. Yani bir resmi binanın önünde, bazen onların meclis binasının önünde oluyor, bu kez bizim Büyükelçiliğimizin önünde gerçekleşmiş. Başka bir devletin devlet başkanına orada hakaret edilirken, orada özellikle o hakaretlere müsamaha gösterilmemesi gerekir. Hukuk devletinde bunların önlenmesi gerekir, maalesef bunların önlenmediğini görüyoruz." diye konuştu.
Kur'anı Kerim'e yönelik saldırıların, Cumhurbaşkanına yönelik hakaret içerikli gösterilerin, bu güne kadar defalarca uyarıldıkları halde İsveç makamları tarafından önlenmediğini vurgulayan Tunç, şöyle devam etti:
"İsveç NATO'da müttefikimiz olmak isteyen bir ülke. Dolayısıyla güvenlik anlamında Türkiye ile müttefik olmak isteyen, ortak olmak isteyen bir ülkenin, Türkiye'nin özellikle hem Cumhurbaşkanımıza yönelik bu tür çirkin eylemler karşısında hem de Kur'an-ı Kerim'e yönelik saldırılar karşısında bunları önleyici tedbirleri alması gerekir. Önleyici tedbirler almaktan ziyade adeta onları koruyucu bir mekanizmanın orada işlediğini görüyoruz. Bu da bizi rahatsız ediyor. Ülke olarak millet olarak bizi rahatsız ediyor.
Dolayısıyla önümüzdeki süreçte İsveç'in NATO'ya üyelik konusu Türkiye Büyük Millet Meclisine geldiğinde bunlar değerlendirilecektir. O nedenle İsveç makamlarının bu konuda duyarlı olmaları lazım ve bu eylemleri, bu çirkinlikleri sergileyenler hakkında da gerekli adli soruşturmaları, kovuşturmaları yapmaları gerekir. Bunu İsveç'ten elbette ki bugüne kadar beklediğimiz gibi bundan sonra da bekliyoruz."
- "Karabük demir-çelik sektöründe önemli yer tutan bir il"
Bakan Tunç, Karabük'ün Türkiye ekonomisinde, demir-çelik sektöründe önemli yer tutan bir il olduğunu söyledi.
Vali ve milletvekilleriyle Karabük'teki yatırımları değerlendirme fırsatı bulduklarını aktaran Tunç, bu güne kadar hükümetleri döneminde yapılan yatırımlardan bahsetti.
Tunç, Karabük'ün Türkiye'nin kalkınma hamlesinden nasibini almaya devam ettiğine işaret ederek, kente birçok eser kazandırdıklarını, kazandırmaya da devam ettiklerini, bunlardan en önemlilerinden birinin 50 bine yaklaşan öğrencisiyle Türkiye'nin sayılı üniversitelerinden olan Karabük Üniversitesi olduğunu anlattı.
Safranbolu Adliyesini 2008'de tamamladıklarını aktaran Tunç, "Karabük Adliyemizi de programa aldık. Buradan Karabüklü hemşerilerimize müjde verebiliriz. Demiryollarına ait bir arazi, 21 bin metrekarelik bir alanda inşallah yeni bir adliye binası kazandıracağız." dedi.
Tunç, Karabük Adliyesinin arsa tahsis işlemlerinin tamamlandığını belirterek, "Bunla ilgili prosedürleri tamamladık, şimdi 2024 yatırım programına hem projesini hem inşaatını teklif ettik. Yatırım programına alındığında hızlı bir şekilde projelerini tamamlayacağız ve ardından da inşaat ihalesini gerçekleştireceğiz. Karabük'ümüze yakışır bir adalet sarayını kazandırmış olacağız. Adalet sarayının içerisinde de vatandaşlarımız haklarına en adil en etkin bir şekilde kavuşacaklar." diye konuştu.
Karabük'te devam eden yatırımların saymakla bitmeyeceğini dile getiren Tunç, öğrenci yurtlarından üniversite binalarına, yollara, köprülere, tünellere, barajlara, organize sanayi bölgelerine kadar Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi Karabük'te de bu gelişmeleri herkesin gördüğünü kaydetti.
Tunç, Karabük'ün son seçimlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan'a her zaman olduğu gibi yüksek destek verdiğine değinerek, "Yüzde 64 gibi yüksek bir oranla Karabük seçimlerde desteğini gösterdi. Karabüklü hemşehrilerimize bir kez daha şükranlarımı sunuyorum İnşallah onların güvenlerine layık olabilme gayreti içerisinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz." şeklinde konuştu.
Bakan Tunç'a ziyaretinde AK Parti KarabükMilletvekili Cem Şahin, Belediye Başkanı Rafet Vergili, Cumhuriyet Başsavcısı Koray Kesgin, AK Parti İl Başkanı Ferhat Salt da eşlik etti.
Temaslarda bulunmak üzere Karabük'e gelen Bakan Tunç, Karabük Adliyesini ve Karabük Barosunu ziyaret etti. Daha sonra Karabük Belediyesine giden Tunç, burada Belediye Başkanı Rafet Vergili ile görüştü.
Ardından AK Parti Karabük İl Başkanlığını ziyaret eden Tunç, burada yaptığı konuşmada, AK Parti'nin 17 seçim başarısı gerçekleştirdiğini söyledi.
Tunç, AK Parti'nin "Türkiye Yüzyılı"nı milletle birlikte başlattığını belirterek "21 yılda çok önemli başarılara imza attı. Bu başarılar sayesinde milletimiz önüne konulan her sandıkta 'Recep Tayyip Erdoğan', 'AK Parti', 'Cumhur İttifakı' dedi ve 'Yola devam' dedi. Önümüze konulan her türlü engeli de aşma noktasında milletimiz hep yardımcı oldu." diye konuştu.
Muhalefetin de bunun karşısında hep çaresiz kaldığını dile getiren Bakan Tunç, "Burada muhalefete alan kalmadı çünkü Türkiye'nin 81 ili yatırımlarla donatıldı. Savunma sanayinde yüzde 80 yerlilik oranına ulaştık. Enerjide bağımsızlığımızı nükleer santrallerle ilan ediyoruz. Doğal gaz keşfimiz Karadeniz'de." ifadelerini kullandı.
Tunç, Filyos bölgesinin doğal gazın merkezi haline geldiğine işaret ederek şöyle devam etti:
"Yine Gabar'da teröristlerden temizlediğimiz dağlarda artık petrol fışkırıyor. Yıllardır oralarda petrol yok muydu? Ama arattırmıyorlardı. Aranan bölgelerde de üzerini betonlayıp kapatıyorlardı. Enerji, bir ülke için kalkınmanın en önemli anahtarı. Hem nükleer santral hem doğal gaz hem petrol. Akdeniz'de keşif için Abdülhamit Han gemisi çalışmalarını sürdürüyor. Doğal gazda da inşallah Karadeniz'de yeni sahalarla beraber Türkiye'nin enerji bağımsızlığı noktasındaki çalışmalar devam ediyor."
- "21 yılda demokrasinin standartlarını daha yükseklere taşıdık"
İstikrarlı kalkınma hamlesinden hiçbir zaman taviz vermeyeceklerini vurgulayan Tunç, şunları kaydetti:
"İstikrarlı kalkınma hamlesinde, dünya projeleriyle ülkemizi tanıştırmanın, şehirlerimizi daha yaşanılır hale getirmenin gayretinde olacağız. Türkiye'nin fiziki kalkınmasını sağlarken geçtiğimiz 21 yılda özellikle demokrasinin standartlarını da daha yükseklere taşıdık. Milletimizle bunu başardık. Adalet alanında, adalete güvenin tesisi, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı anlamında geldiğimiz mesafeyi hiç küçümsememek lazım.
O yargıya sürekli taş atanlar, laf atanlar, 'Yargı bağımsızlığı yok.', 'Yargı tarafsızlığı yok.' diyenler, geçmiş dönemlerin yargısını özleyenler, vesayetçi yargı düzenini özleyenler ki onların eleştirdiği, karalamaya çalıştığı yargı, 15 Temmuz'da milletiyle mücadele eden o savcılarımız kahramanca, darbeciler karşısında soruşturmaları başlatan yargımız. İşte bu hazmedilemiyor. Onlar hazmedemeye dursun. Milletin yargısı, milletin hizmetinde, milletin adalete güvenini sağlamada çalışmaya devam edecek. Biz de Adalet Bakanlığı olarak tüm teşkilatımızla onlara destek vermenin gayretinde olacağız."
- "Tüm partilerin uzlaşması lazım"
Tunç, temel hak ve özgürlüklerin 21 yılda nereden nereye geldiğinin, standardın nasıl yükseltildiğinin herkesin malumu olduğunu dile getirerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yani bir başörtüsü problemi, bir katsayı problemi, özgürlükler noktasındaki kısıtlamalar, kadın erkek ayrımı, fırsat eşitsizlikleri; tüm bunlar artık geride kaldı. Bundan sonra temel hak ve özgürlüklerin önüne engel koymak isteyenler, karşısında milletimizi bulur çünkü milletimiz artık özgürlüğe alıştı. Hukukun üstünlüğü noktasındaki standartların yüksekliğinden hiç kimse vazgeçmeyecek. Bundan sonra da hedefimiz; anayasamızı daha demokratik hale getirmek, demokratik, sivil bir anayasaya milletimizi kavuşturmak. Bunun için gayret gösteriyoruz."
Anayasa çalışmalarında tüm partilerin uzlaşması gerektiğini vurgulayan Adalet Bakanı Tunç, "Bu noktada uzlaşmadan anayasanın nitelikli çoğunlukla geçmesi elbette ki mümkün değil. Bunun farkındayız. Ama bu tüm partilerin, sadece AK Parti'nin, MHP'nin, Cumhur İttifakı'nı oluşturan partilerin değil, parlamentoda grubu bulunan bütün siyasi partilerin millete olan borcu. Bu uzlaşmaya kim yanaşırsa millet onları takdir eder. Kim uzak durursa uzlaşmaz bir tavır sergilerse millet de onları not eder ve yeri geldiğinde cevabını verir." ifadelerini kullandı.
Tunç bugüne kadar darbe anayasasında vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için çok önemli değişiklikler yaptıklarını anlatarak "sessiz devrimler", "sessiz reformlar" gerçekleştirdiklerini ama anayasadaki o vesayetçi ruhu tamamen ortadan kaldırmaya bunların yetmediğini söyledi.
"Meşru olmayanların yazdığı çizdiği, seçilmiş bir meclisin yapmadığı bir anayasayla Türkiye Yüzyılı'nda yürümek, Türkiye'ye yakışmaz." diyen Tunç, bu nedenle millete olan borcu bu dönemde ödemenin gayretinde olacaklarını vurguladı.
Tunç, "Önce insan." demeye devam edeceklerinin altını çizerek "İnsanımızı güçlendirmeye devam edeceğiz. Kadınından erkeğine, yaşlısından gencine, öğrencisinden çocuğuna varıncaya kadar her alanda insanımızı güçlendirmeye, 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.' derken bunu icraata dönüştürmeye devam edeceğiz. 21 yılda bunu yaptık. Bundan sonra da bunu yapmaya devam edeceğiz." diye konuştu.
- "Dünyaya Türkiye Yüzyılı damgasını vuracağız"
Tunç, adaletten ayrılmayacaklarını ve hukukun üstünlüğünü hep önde tutacaklarını vurgulayarak "Türkiye'yi dünyada hakkaniyeti, adaleti, mazlumu savunan Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde 'Dünya 5'ten büyüktür.' diyerek dünyada özellikle uluslararası sistemin artık tıkanma noktasındaki şu durumunda dünyaya, 'Dünya 5'ten büyüktür.' mesajını vererek, Sayın Cumhurbaşkanı'mızla beraber Türkiye eksenini oluşturarak dünyaya Türkiye Yüzyılı damgasını vuracağız. Türkiye Yüzyılı başladı. Bunu artık hiç kimse engelleyemez. Gençlerimizin omuzlarında bu yüzyıl yükselecek ve bundan bütün ülkemiz, bütün milletimiz nasibini alacak." diyerek sözlerini tamamladı.
Bakan Tunç konuşmasının ardından CHP'den AK Parti'ye geçen gençlere rozetlerini taktı.
Ardından Bizim Radyo Televizyonunu (BRTV) ziyaret eden Tunç, BRTV Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çetinkaya ve Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Çetinkaya'ya annelerinin vefatı nedeniyle taziyelerini iletti.
Bakan Tunç'a ziyaretlerinde, AK Parti KarabükMilletvekili Cem Şahin ve AK Parti İl Başkanı Ferhat Salt da eşlik etti.